Asırlık Zarafet ve Maneviyatın Buluşma Noktası
Eyüpsultan'ın tarihî dokusunda, Zal Mahmud Paşa Camii'nin hemen yanında yer alan Şah Sultan Külliyesi, 1800 yılında Sultan III. Mustafa'nın kızı ve Sultan III. Selim'in ablası Şah Sultan tarafından inşa ettirilmiştir. Mimarı İbrâhim Kâmil Ağa olan bu zarif yapı topluluğu; türbe, sıbyan mektebi, sebil, çeşme ve hazîreden oluşmaktadır.
Külliyenin merkezinde bulunan Şah Sultan Türbesi, dış cephesindeki mermer işlemeleri ve iç mekânındaki zarif detaylarıyla Osmanlı mimarisinin inceliklerini yansıtır. Türbenin revaklı girişi, ziyaretçilerini geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuğa davet eder.

Türbenin sağında yer alan sıbyan mektebi ve altında bulunan sebil, dönemin eğitim ve hayır hizmetlerine verilen önemi gösterir niteliktedir. Mektebin iki katlı yapısı ve sebilin zarif mimarisi, külliyeye estetik bir bütünlük kazandırır
Caddeye açılan muhteşem avlu kapısı, pirinç şebekeli pencereleri ve üzerindeki kitâbesiyle dikkat çeker. Kapının iki yanında bulunan küçük çeşmeler, külliyenin suya verdiği önemi ve dönemin mimari anlayışını yansıtır.
Şah Sultan Külliyesi, Osmanlı döneminin zarafetini ve manevi atmosferini günümüze taşıyan nadide bir eserdir. Ziyaretçilerine hem tarihî bir yolculuk hem de manevi bir huzur sunuyor.